Boşanma davalarında eşin telefon kayıtları ya da WhatsApp mesajları delil olabilir mi? Hangi dijital deliller yasal kabul edilir, hangileri suç sayılır? Merak edilen tüm soruların yanıtı bu yazıda!
Boşanma süreci, çoğu zaman çiftler arasında güven problemleri ve sadakatsizlik iddialarıyla geçiyor. Bu gibi durumlarda, dijital deliller yani telefon kayıtları, mesajlar ve WhatsApp yazışmaları gündeme geliyor. Ancak bu tür bilgilerin delil olarak kullanılabilmesi için bazı yasal kurallara uyulması şart.
Evlilik biterken dijital deliller devreye giriyor
Boşanma davaları, özellikle sadakatsizlik ve güven sorunu gibi hassas konularla dolu bir süreçtir. Bu süreçte taraflar, iddialarını desteklemek için dijital delillere başvurabiliyor. Telefon görüşmeleri, mesajlar ve sosyal medya yazışmaları gibi veriler, mahkemede delil olarak sunulmak isteniyor. Ancak her bilgi delil sayılmaz. Kanunlar, bu konuda bazı net sınırlar çizmiştir.
Telefon kayıtları hangi durumlarda geçerlidir?

GSM operatörlerinden alınan telefon kayıtları, kimin kimi aradığı, aramanın ne zaman yapıldığı ve ne kadar sürdüğü gibi teknik verileri içerir. Bu bilgiler, özellikle eşler arasındaki iletişim sıklığını göstermek açısından değerlidir. Ancak bu kayıtlar, konuşmaların içeriğini kapsamaz. Yani birinin ne söylediği, ne konuşulduğu gibi detaylara bu yolla ulaşılamaz.
Daha da önemlisi, bu tür kayıtların alınabilmesi için mahkemeden karar çıkması gerekir. Kişisel olarak telefon şirketinden bu bilgileri talep etmek mümkün değildir. Operatörler bu verileri 5 yıl süreyle sakladığı için, daha eski bilgilere ulaşmak da mümkün olmayabilir.
WhatsApp ve benzeri mesajlaşma uygulamaları delil sayılır mı?

Günümüzde en sık kullanılan iletişim araçlarından biri WhatsApp’tır. Boşanma davalarında eşinin mesajlarını delil olarak sunmak isteyen taraflar sıklıkla bu uygulamayı gündeme getiriyor. Ancak bu noktada çok dikkatli olunması gerekiyor.
Eşinizin telefonuna gizlice girerek mesajlarını okumak ya da ekran görüntüsü almak, Türk Ceza Kanunu’na göre “haberleşmenin gizliliğini ihlal” suçunu oluşturur. Yani bu şekilde elde edilen mesajlar çoğu zaman hukuka aykırı kabul edilir ve hem geçersiz delil sayılır hem de sizi cezai sorumlulukla karşı karşıya bırakabilir.
Yargıtay ne diyor? İstisnai durumlar var mı?
Yargıtay’ın geçmişte verdiği bazı kararlar, dijital deliller konusunda dikkat çekici örnekler sunuyor. Özellikle şu karar öne çıkıyor:
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2012/13117 E. – 2012/14791 K. sayılı kararı
Bu kararda, bir eşin aldatıldığından şüphelenerek eşinin internet üzerinden yaptığı görüşmeleri gizlice izlemesi ve kaydetmesi ele alınmıştır. Yargıtay, ani gelişen bir durum olması ve delilin kaybolma riski bulunması nedeniyle, bu delilin hukuka uygun sayılabileceğine hükmetmiştir.
Ancak burada önemli bir nokta var: Bu tür kararlar, sadece istisnai durumlarda geçerlidir. Genel kural, kişinin izinsiz şekilde mesaj ya da konuşma içeriği kaydetmesinin hukuka aykırı olduğudur.
Dijital delil toplarken suç işlememek için ne yapmalı?
Boşanma sürecinde dijital delillere başvurmak isteyen kişilerin mutlaka dikkatli ve bilinçli davranması gerekiyor. Gelişi güzel toplanan veriler, size yardımcı olmak yerine dava sürecinizi zorlaştırabilir.
- Eşinizin telefonunu karıştırmayın.
- Mahkeme kararı olmadan ses kaydı ya da mesaj görüntüsü almayın.
- Delil toplayacaksanız mutlaka bir avukata danışın.
- Hukuka uygun şekilde elde edilen delillerle mahkemede güçlü bir dosya oluşturabileceğinizi unutmayın.
Sınırlarına dikkat ederseniz delil toplamak hakkınızdır!
Boşanma davasında haklılığınızı ispatlamak isteyebilirsiniz; ancak bunu yaparken yasal sınırları aşarsanız, hem davanızı riske atar hem de ceza alabilirsiniz. Dijital deliller güçlü araçlardır, ama sadece doğru kullanıldıklarında. Bu süreçte yapacağınız en doğru hamle, bir avukattan profesyonel destek almaktır.
Sık karşılaştığınız ve merak ettiğiniz gündelik hukuki problemlerinize çözüm bulmak için Hukuk Desek’i okumaya devam edin!